Mühendisler için Okuma Önerisi (Mühendislikte Felsefe, Mantık Bilim ve Etik)
Günümüzde sosyal medya platformlarında gezinirken roman, hikaye, kişisel
gelişim ya da popüler bilim kitapları gibi pek çok alandan okuma
önerileriyle karşılaşabiliyoruz. Peki mühendisler olarak mesleğimizi ele
alan; mühendislik eğitiminin, mühendis bakış açısının nasıl olması
gerektiğini, hali hazırda nasıl olageldiğini anlatan kaç tane esere
rastladık? Bu eserlerin kaç tanesini okuduk?
Mühendislikte Felsefe, Mantık Bilim ve Etik | Zekai Şen
Kitap mühendisliğin tanımıyla başlıyor; esasında her
mühendisin pratik, basit, hızlı, etkin ve uygulanabilir tasarımları
yapabilen bilgilerle dolu bir tasarımcı olduğu vurgulanıyor. Kitap
boyunca iyi bir tasarımcı olabilmek için mühendisin düşünme yolu ve
bilgiyi ele alış şeklinin nasıl olması gerektiğini anlatılıyor.
"Information is not knowledge"
-Einstein
Eğitim hayatımız boyunca öğrendiğimiz bilgileri yalnızca hafızamızda mı
depoluyoruz yoksa hazmediyor muyuz? Mesela adımız gibi bildiğimiz
mühendislik formüllerinin kaç tanesini basit bir dil ile
açıklayabiliyoruz? Muhtemelen sizler de Einstein'ın "Information is not knowledge." sözünü daha önce duymuşsunuzdur. Yani bilgiye sahip olma ve bilgiye hakim
olmanın aynı şeyler olmadığına dikkat çekiyor. Zekai Hoca, işte bu kitapta
bilginin ancak felsefe, mantık ve deneyim süzgecinden geçerek bilmeye
dönüşebileceğini; mühendisin öğrenim hayatında gördüğü bilgileri en faydalı
şekilde kullanabilmesi için bilginin temelini eleştirel bir bakış açısıyla
sorgulaması, mantıksal çıkarımlarla anlamlandırması ve özümsemesi
gerektiğine çeşitli örneklerle değiniyor.
Yazıyı yazdığım bu günlerde fazlaca
gündemde olan bir konu da 30 Ekim 2020 günü meydana gelen deprem. İzmir'de
meydana gelen bu deprem memleketimizde meslek etiği denen şeyin ne denli
ciddiye alındığının; liyakat, onur ve en önemlisi insan hayatının
insanlarımızca ne denli önemsendiğinin üzülerek belirtiyorum ki canlı bir
kanıtı niteliğinde.
Ahlaki değerler olarak -hangi meslek olursa olsun- köklü bir fikri
yapılanmaya muhtaç olduğumuz apaçık ortada. Zekai Hoca, mühendislerin bir toplumun refahını, can ve mal
güvenliğini sağlayacak bilgilerin toplumda yaygınlaşmasına ve uygulanmasına
gayret göstermeleri gerektiğini yazmış.
Bu bağlamda mesleğimizi daha iyi bir
şekilde algılamamız, öğrendiğimiz bilgileri her yönüyle özümseyip
hayata geçirmemiz, önce bireysel sonrasında toplumca refaha ermemiz için yol
gösterici olabilecek bir kitap niteliği taşıyor.
Mühendislerin sadece hesapla uğraşan, ezbere formül
kullanan ya da bilgisayar programı operatörlüğü yapan, yorumlamaktan aciz
teknik adamlar kalıbından çıkmasını salık veriyor. Daha doğrusu bu
tanımladığımız insanın mühendis olmaktan çok uzakta olduğunu dile
getiriyor.
Tüm meslektaşlarımın hayata ve mesleğine bakışını
değiştireceğini düşündüğüm değerli bir kitap.
Yorumlar
Yorum Gönder